İNSAN OLALIM..

Sorumluluk sahibi, çevresine duyarlı, davranışlarını dengeleyebilme, hakkını arama
yetilerine sahip olduğu söylenen, sokakta çizgi çekip seksek oynamış, bilye ütmüş,
ütülmüş ‘’ X ‘’ kuşağıyız biz. ‘’Herkes evinin önünü temizlerse bütün şehir temiz olur.’’
felsefesiyle büyütülen bir nesiliz.

Sokaklar çöp yeri değil evimizdi bizim.
Güne sabah ezanıyla başlayan annelerimiz, evinin içinden önce kapısının önünü
temizlerdi. Çünkü evimizin içini kendimiz için, dışını herkes için temiz tutmalıydık.
Yerde bulduğumuz çöpü alıp çöp kutusuna söylenerek de olsa atar, bana ne ben
atmadım ki, demezdik. Öyle ki; çöpü atacak yer bulana kadar avucumuzda taşır, onunla
bütünleşirdik.

Şükür ki çevremize duyarlı bireyler olarak yetiştik; yetiştirildik. Bu insani bir duygu, bir
haktı. Bu tabii ki çok iyi ama öylesine içimize işlemiş ki nerede bir kirlilik olsa, nerede bir
ağaç kesilse, nerede bir canlı katledilse, nerede çevreye bir duyarsızlık yapılsa yüreğimiz
yanıyor, isyan bayraklarını hemen açıveriyoruz.
Hafta sonu olunca sahillerimiz dolup taşıyor; mangallar yanıyor, piknik alanlarında
toplar oynanıyor, denize giriliyor, her türlü müzik çalınıyor; bin ses, bin nefes dolup
taşıyor beldemizde. İtirazımız yok, eğlenelim, herkes mutlu olsun.
Olsun olsun da ya sonrası?????

Pazartesi sabahı yolunuz erken bir vakitte sahile düşerse, dünden kalanlarla
yüzleşiveriyorsunuz. Her köşede bir kalabalık, bir çöp yığını...Bir kirlilik, bir kirlilik....
Bunu yapanları yakalayıp tek tek, kafasına vura vura;
E be güzel kardeşim! Seni kim nasıl yetiştirdi?
Sana çitlediğin çekirdeğin kabuğunu yere atmak insansızlıktır, diyen olmadı mı?
Artan yemeklerini kediler köpekler yesin diye oraya buraya dökersen onlar yayılır, sinek
yapar, pislik olur diyen olmadı mı?
İçtiğin bira şişesini orada güneşin altında bırakırsan bu sıcakta, güneşte yangın çıkarırsın
denmedi mi hiç?

Evinde besleyip büyüttüğün kedinin köpeğinin mamalarını her yere yayma, dışkısını her
tarafta bırakma, bir peçeteyle alıp çöpe at; bu da o canlılara bakmanın bir parçasıdır,
denmedi mi?

Güya duyarlı insanmış gibi çöplerini önce bir poşete koyup sonra onu ayrıldığın alanda
bırakma; kediler köpekler parçalar, etrafa yayar. Çevresini kirleten geleceğini kirletir.
Hem bugüne hem yarına zarar verirsin diye hiç mi uyarılmadın ?
Vereceği her yanıta ;
Çevre kirliliği bir zincir reaksiyonu. Bir alanda meydana gelen kirlilik, diğer alanlara da
etki eder ve çevre genelinde sorunlara yol açar.

‘’İnsana saygı, çevreye saygı, geleceğe mirastır. Temiz bulmak için temiz bırak. Elimde
poşetle senin yediğin cipsin paketini, çekirdeğin kabuğunu, tavuğun kemiğini, bebeğinin
bezini ardından bana toplatma. Ben onları çevrem için toplarken seni hiç de sevgiyle
anmıyorum.’’ ....Diyesi geliyor insanın.

Çevresinde gördüğü her olumsuzluğa duyarsız kalamayan ‘’Herkes evinin önünü
temizlerse bütün şehir temiz olur.’’ felsefesiyle büyütülen bir nesiliz biz.

Biz biliyoruz ki; Sokaklar çöp yeri değil evimiz bizim.