Yazarımız Gürsel Demirok'un son günlerin çok önemli konularından " binlerce otelin mühürlenmesi " konusunda yazdığı köşe yazısı adeta reyting rekorları kırdı.Bu okunma rekoru kıran yazıyı sizlere tekrar sunuyoruz..
Dileriz bu konuda aklı selim kazanır ve doğru adımlar atılır.
VUR DEDİYSEK ÖLDÜR DEMEDİK
Kartalkaya'da bir otelde meydana gelen ve en az 78 kişinin yaşamını yitirmesine neden olan yangın felaketinin ardından, otellerle birlikte kamu ve özel sektör tesislerinde yangın denetimleri başlatıldı. Her ilçe için bir denetim komisyonu oluşturuldu. Kaymakamların başkanlık ettiği bu komisyonlarda, tüm kurumlardan temsilciler yer alıyor. Denetimlerin önce turistik tesislerde, sonrasında ise tüm işletmelerde gerçekleştirilmesi planlanıyor.
İçişleri Bakanlığı'nın yayınladığı genelgede, “Denetlenen yerlerde tespit edilen eksikliklerin acilen giderilmesi işletme sorumlularına bildirilecek. Belirtilen süre içinde tedbirleri alıp sorunları çözmeyen işletmeler kapatılarak, sorumlulara gerekli cezalar uygulanacaktır” ifadeleri kullanıldı.
Genelgeye göre, komisyonlar öncelikle ilçedeki kamuya açık alan ve işletmeleri belirleyip, bu işletmelerin yangın mevzuatına uyup uymadığını denetleyecekler.
Denetimlerde tespit edilen eksikliklerin hızlıca düzeltilmesi için işletme sorumlularına gerekli uyarılar yapılacaktır.
Mevzuatta belirlenen süre içinde gerekli tedbirleri almayıp, sorunları gidermeyen işletmelerin kapatılarak sorumlulara cezai işlemler uygulanacak.
Felaketin ardından Turizm Bakanlığı'nın da denetimlerin artırılmasına ağırlık verdiği görülüyor. Ancak yapılan denetimlere ilişkin olarak özellikle butik otel sahiplerinden bazı şikayetler geliyor. Kartalkaya'da yaşanan facianın yükünün küçük otellere yüklenmeye çalışıldığına dair şikayetler artıyor. Kemer'de 154 otelin kapatıldığı belirtiliyor. Diğer bölgelerde de benzer sorunların yaşandığı ifade ediliyor.
Şikayetlerin odak noktasında ise Kartalkaya felaketinde önceden gerekli denetimleri yapmadığı için eleştirilen Turizm Bakanlığı yer alıyor. Bakanlığın, bürokratik ve altyapı açısından yeterli olmadığı vurgulanıyor. Bakanlığın, yeterli kadroya sahip olmadığına dikkat çekiliyor. Turizm beldesi Kemer'de, yıllardır bir müdürlük yapılmadan Bakanlığın dayatmacı bir tutum sergilediği belirtiliyor.
Küçük otel sahiplerinin şikayetleri özellikle şu konularda yoğunlaşıyor:
- Hiçbir otel sahibi gerekli belgeleri almaktan kaçınmıyor ancak dayatılan mevzuat ve süreler gerçekçi değil.
- Küçük otellerin suçlu ve yasa dışı gösterilmesi oldukça haksız.
- Devlet kurumları vatandaşına karşı dayatmacı değil, yapıcı bir yaklaşım sergilemelidir.
"İşin en adaletsiz kısmı, küçük otel ve işletmelerin günah keçisi ilan edilmesidir. Hiçbir işletme, belgesiz veya eksik evraklı olmaktan memnun değil." diyen küçük otel sahipleri, turizmdeki kronik sorunların zamana ihtiyaç duyduğunu belirtiyorlar. Turizm Bakanlığı'nın bu konuda hazırlıksız olduğunu savunuyorlar. Bakanlığın sık sık yaptığı yönetmelik değişikliklerinin işletmecilerde mağduriyet yarattığını belirterek "Örneğin, yeni ruhsat alanlara verilen süre bir yıl iken, sonradan altı aya düşürülmesi karışıklık yaratmıştır." diyorlar.
Bu konudaki gelişmeleri endişeyle izleyen bazı turizm uzmanları ise "Hiçbir konuda ve beklenmedik durumlarda inisiyatif alamayan Bakanlık bürokrasisi sorunların uzamasına ve çözümsüz kalmasına neden olmaktadır." şeklinde eleştirilerde bulunuyor.
"Vur dediysek öldürü demedik" düşüncesi burada geçerli. Kartalkaya felaketinin ardından yapılan eleştirilerde Turizm Bakanlığı da sorumlular arasında gösterilmişti. Bakanlık, otellerin denetimini gerektiği gibi yapmadığı için eleştirilmişti. Bakanın istifası istenmişti. Tepkileri dikkate alan Bakanlığın denetimleri sıkılaştırdığı, artırdığı görülüyor. Ancak bu durumda aşırılığa kaçıldığı ve ölçüyü kaçırıldığı şeklinde eleştiriler alıyor. Küçük otel sahiplerinin şikayetleri bu çerçevede değerlendirilmeli.
Gerçekten "vur dediysek öldür demedik" durumu yaşanıyor. Dileyelim ki Turizm Bakanlığı sorumluları, denetlemeleri yaparken aşırılığa kaçmayarak yeni mağduriyetler yaratmasın. Denetimlerin yeni şikayetlere ve eleştirilere neden olmaması ümidiyle...